11007,37%0,81
42,57% 0,12
49,61% 0,16
5759,49% 0,24
9281,35% 0,00
Türkiye’de elektrikli araç pazarı 2025 yılında rekor büyüme gösterirken, şarj altyapısının kapasitesi ve tüketim verileri de tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaştı. Ocak–Ekim 2025 döneminde elektrikli araç sayısı 198 binden 334 bine çıkarak yüzde 69 büyürken, şarj istasyonlarındaki elektrik tüketimi yüzde 147 artış gösterdi. Sektör temsilcilerine göre önümüzdeki dönemde batarya teknolojileri, dijital altyapı kalitesi ve yatırım teşvikleri, elektrikli araç pazarının sürdürülebilir büyümesi kritik unsurlar olarak öne çıkacak.
İSTANBUL (İGFA) - EPDK verilerine göre Türkiye’de elektrikli araç başına düşen şarj soketi sayısı Avrupa ortalamasının üzerinde. Sektör temsilcileri altyapı yatırımlarının yanı sıra batarya teknolojilerindeki sıçramaya dikkat çekti.
sarjagel.com’un araştırmaları ve EPDK’nın son verilerine göre Türkiye genelinde 36 bin 280 şarj soketi bulunuyor. Bunların 20 bin 677’si AC, 15 bin 603’ü DC hızlı şarj noktası. Türkiye’deki 334 bin elektrikli araç dikkate alındığında her 9,2 araca bir soket düşüyor. Bu oran, Avrupa ortalaması olan 13,7 araç/soket seviyesinin belirgin şekilde altında.
“TÜRKİYE AVRUPA’NIN ÖNÜNDE”
sarjagel.com Genel Müdürü Selçuk Nazik, mevcut tabloyla Türkiye’nin pek çok Avrupa ülkesinin önüne geçtiğini belirterek, “Avrupa’da yaklaşık 14 araca bir soket düşerken Türkiye’de bu sayı 9’larda. Altyapı açısından iyi durumdayız; ancak ideal oran 5 araca 1 soket olmalı. Bunun için en az 30 bin ek soket yatırımı gerekiyor.” dedi.
Nazik, EPDK verilerine göre Ekim 2025’te şarj istasyonlarında 2 milyon 328 bin şarj işlemi gerçekleştiğini ve 47 bin 429 MWs elektrik tüketildiğine dikkati çekerek, bu miktarın Türkiye’nin aynı ayki toplam tüketimi olan 27 milyon 428 bin MWs içinde yalnızca yüzde 0,17'lik bir pay oluşturduğunu söyledi.
Bu oranın elektrikli araçların ulusal elektrik arzı üzerinde baskı yaratmadığını belirten Nazik, "Şarj tüketiminin payı binde 2 bile değil. Türkiye mevcut elektrik üretimiyle elektrikli araç büyümesini rahatlıkla karşılayabilir.” dedi.
“ASIL DEVRİM BATARYADA YAŞANACAK”
Şarj tüketiminin en yoğun olduğu il İstanbul olurken, şehirde 14.438 MWs enerji kullanılırken, bu rakamın toplam tüketimin yaklaşık yüzde 30’una karşılık geldiğini ifade eden Nazik’e göre sektörün geleceğini belirleyecek ana unsur soket sayısının artması değil, batarya teknolojilerindeki gelişmeler olması yer alırken, "1.000 km menzil sunan, yüzde 20’den 80’e 5 dakikada çıkabilen katı hal bataryalar geliyor. Çin bu konuda büyük adım attı. Şarj süreleri kısaldıkça soket ihtiyacı da daha dengeli hale gelecek" öngörüsünde bulundu.
Bu arada Türkiye’de kurulması planlanan yeni batarya fabrikalarının da sektöre önemli ivme kazandıracağı ifade edildi. Elektrikli araç sahiplerinin en çok şikâyet ettiği konuların başında operatör uygulamalarının uyumsuzluğunun geldiğine dikkati çekilirken, kullanıcılar uygulamaların açılmaması, gereksiz bilgi talepleri ve ödeme adımlarındaki sorunlar nedeniyle sık sık şikâyet ediyor.
Selçuk Nazik bu konuda da merkezi bir çözüm ihtiyacına işaret ederek, “Yılda bir kez kullanacağımız uygulamalarla telefonlar doluyor. Bu sürdürülebilir değil. Şarj süreci ‘Fatura bilgisi – Kart okut – Şarja başla’ kadar basit olmalı. Merkezi, standart bir yazılım şart.” önerisinde bulundu.
Türkiye’nin mevcut üstünlüğünü koruması için ciddi altyapı yatırımı gerektiğini belirten Nazik, devlet desteğinin önemine vurgu yaparak, “Bu büyüklükteki yatırımın özel sektör tarafından tek başına üstlenilmesi kolay değil. Doğru teşviklerle Türkiye bölgesinde örnek bir altyapı oluşturabilir.” dedi.